6 Mart 2015 Cuma

2

hem ÖZGÜR & hem TUTSAK


Bu kadını tanıdığımda blog yazma fikrim yoktu ama kendi kendime ''bu olayı duyuracağım'' dedim.
Kadın olmanın zorluğunun daha çok konuşulduğu bu zamanda 'hazır yeri gelmişken' dercesine yazmak nasip oldu. Çokta iyi oldu.Bu kez beter bir kocayı, kadına kadının da erkekten beter kötülük yaptığını kulaklarımla duydum,klavyemle dillendireceğim. Ha şimdi bekarım falan ya, belki bunu anlatmamı bile ayıplayacaklar. Sizin ayıpladığınız şeyleri bu kadınlar yaşıyor. Umrumda değilsiniz.



  Tutuklu kalmıştı besbelli. Acı çekiyordu. Tutukluluk her zaman duvarlara bakarak olmaz bazen gökyüzüne bakarakta tutuklusundur.Tutukluluğun bu türlüsü daha yakıcıdır. ÖZGÜR & TUTSAK. Bu kadınla bir iş seyahati esnasında çok tesadüfi tanıştık. Otogardan aldılar beni, arabaya bindim, yanyana oturuyorduk selam verdi. Kafasını cama yasladı. Dertliydi belli, hem çook dertli.Eliyle eşarbını açmak istercesine kesik kesik nefesler aldığında anladım bunu. Uykusuzluğumun verdiği mallıkla onu böyle cesurca izleyebildim. Bizi seminere götürecek, aynı zamanda arabayı kullanan kişi iner inmez hıçkırarak ağlamaya başladı. Korktum çok. İlk kez gördüğüm insanlar sonuçta.Benim de mi ağlamam lazımdı ki ? ''Neyin ortasındayım ulan'' dedim.Toparlandım.Sırtını sıvazlayıp, n'olduğunu sordum.-Ailemin yanında dahi ağlamayı bırak, gık diyemedim. Sanırım seni bir daha görmeyeceğim, anlatsam, ağlasam dinlermisin ? dedi. Film gibi. Orada yapacağım daha parlak bir iş olmadığından, bir işe yarayım  diye düşündüm, elini sıktım 'Elbette'' dedim.


 Peşinden aylarca koşturduğu, sonradan da çok sevdiği adamla evlenme kararı almışlar. Esas erkeğimiz yalnızca buraya kadar ADam! ama. Esas erkeğin ailesi de kızımızı çok sevmiş, erkekoğullarına! münasip bulmuşlar.Anlayacağınız hemen kabullenmişler, gelinleri ne isterse almışlar, yapmışlar.Evlenmişler , anlı-şanlı hemde.Buraya kadar olan herşey evlenmek isteyecek bir kadının başına gelecek en iyi sekilde seyrediyor. Velhasıl düğün gecesi kızcağızın hayatı aksi yönde birkaç tur devir ediyor.İlk gece bizim kız, esas erkeğe kadın olamıyor. Çok anlayışlı çıkmış, zorlamamış kızcağızı. Günler, 3-5-7 derken geçiyor ve o iş hala olmuyor.Esas erkek hararet yapmaya, kızı suçlamaya aşağılamaya başlıyor.Zorla hastaneye gidiyorlar ki ''Vajinismus''
Kızın hastalığını kabul edemeyen esas erkek, aşkı, namusu, insanlığı yitirip tedaviyi reddediyor. Bi'düşün. Kadının alacağı tedaviyi reddetmek !!! Akıl hala ''Ne saklıyorsun, beni istemiyor musun'larda'' Tabii ''işgüzarlar ve herşeyi bilenler'' topluluğu anında iş başına geçiyor.Edepsizce baskı yapmaya başlıyorlar. Kayınbaba geliniyle yatak odasına girip, yatağı işaret edip '' Bu gece bu iş olacak''deyip tokat atıyor falan, öyle yüksek uçuyorlar.Kayınvalide, kızın ailesine gidip ''hasta kızınızı bize kakaladınız''diyecek kadar hastalığa hakim değil.Aile önceden bir deneyim yaşattırsaydı değil mi canım! Kontrol ettirseydi değil mi ya ! Görümce dersen, kocasıyla yaşadığı mükemmel seks hayatını güya örnekleyip, kızı iğneliyor. Yani anlayacağın, kıza tedavi ol deyip, şu süreci atlatmaya yardımcı kimsesi olmamış Azizim ! Bu arada esas erkek mühendis, onu bi diyim. Bir akşam kızcağız özenle iyi şeyler olsun şeklinde bir sofra hazırlamış,Esas erkek masayı görür görmez herşeyi alaşağı etmiş. Sinir harbiyle, kızın kolundan tutup ''Şimdi karım olmayacaksan, yürü git babanın evine'' diyerek iteklemiş. Kız yalvarmaya başlamış ''Seni çok seviyorum, yardımcı ol, tedaviye gidelim, benim kocamsın seni istemez olur muyum'' diyerek. Şu lafların bile üzerine hala kolundan sürükleyip kapıya götürmüş ama zınk diye geri çevirmiş.Ölüsü çıkar, mantığı hakim tabi.Kızın kafasını sertçe kapıya vurmuş, kız sendeleyip düşmüş. Oracıkta ırzına geçmiş.İşi bitince de ''Bak oluyormuş demekki, hastalık falan yok'' demiş Alçak herif. Kızcağız korkudan ne yapacağını bilmez halde sabahı sabah etmiş tabi. Kocası yatıp fosur fosur uyumuş.Sabah olunca koca işe, kız hemen ardında baba evine .Sonrası davalık tabi. Ayrılık ! Esas erkek manevi tazminat davaları falan sürüklemiş bizim kızı, bayağı hırpalamış.Boşanma sonrasında ''Gel çocuk yapalım,ailem seni kabul eder''tacizlerine başlamış. (Kabul edilmek) Ulan o anan seni doğuracağına taş doğursaydı, hiç olmazsa yaprak sarma falan yapınca üstüne kapatırlardı, ağırlık falan yapardın yahut fındık kırarlardı. Olmadı kapının önüne koyarlardı kapı kapanmasın diye, ağırlık ederdin, yine senden iyidi bee :@ Gerçi seni yetiştiremeyen o ana-baba ya neyse !

Bunların hepsini bir solukta anlatamadı mamafih. Gözlerinden kesintisiz akan yaşlar silindi,anlatırken sürekli af dilendi. Birkaç yerde küfür etmek dışında pek birşey söyleyemedim, ne denir ki zaten. Hem zaten dinlememi istedi benden.Hiç birşekilde birbirimizle irtibat kurabileceğimiz telefon, mail, feysbuk edinmedik. Zaten fazla utangaçtı, beni ikinci kez görse konuşamazdı bile.

Bu bir kadının hayallerinin, hedeflerinin yok oluşunun,cehaletin ,boynu bükük birini daha tanıyışımın hikayesiydi. Bazı yaralar, işte böyle baskıcı yerlerde daha şiddetli yaşanıyor. Derin acılar, daha sittin sene iyileşmez kadınlar. iyileşsin diye merhem de sunulmuyor zaten. Kadın ya bu, arsız. Sarıldım. Her yanı diken dikendi sanki,kirpi misali. Yürekten bir ''Hoşçakal, kendine iyi bak'' dedim.
                                                                               
                                                                             BİTTİ diyor, HASTA ANAMA BAKARIM ARTIK                                                                                                                                      Yalnızca hikayesini bildiğim ismini dahi unuttuğum kadına .

2 yorum :

  1. Kadın olmak ne zor! Kendini evlendiğin adama saklarsın ve vücudun bu duruma ilk gece reaksiyon gösterir. Kendini nikaha kadar sınırlamaktan öyle hale gelirsin ki bir bakarsın Vajinismus olursun. Evlenmeden önce bu kez birlikte olursun bu kez evlenince en ufak kavgada zaten evlendiğimizde başkalarınla birlikte olmuşsuna kadar gider, iğrençleşir olay. Çocuk olmaz hemen kadın suçlanır. Cinsiyeti kız olur kadın suçlanır. (bilhassa Doğu'da) Konu cinsellik oldu mu suçlu hep kadın olur. Erkeğe hemen bahane doğar, doğuda kuma getirir, batıda daha modern hali metres... Sorsan 'ben erkeğim ihtiyaçlarım var'a gider olay. Kadının ise dünyaya geliş amacı erkeğin ihtiyaçlarına hizmet etmektir. Biliyorum hoşgörülü erkekler de var lakin ülkenin geneli ne yazık ki böyle. :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cok doğru. Kadın olmak zor, boyun eğmeyen kadın olmak daha zor. Teşekkür ederim yorumun için :)

      Sil